Halfeti Gezi Rehberi – Halfeti Nasıl Bir Yer?


Halfeti gezi rehberi, Halfeti’ye gezi hazırlıklarına başlayan gezginler içi kaleme alındı. Yazının içerisinde Halfeti gezi planınızı hazırlamanıza yardımcı olacak bütün detayları.


Bana göre Halfeti gezisi, Türkiye’nin Güney Doğu Anadolu Bölgesi’ni seyahat planları arasına alan herkesin mutlaka ama mutlaka yapması gereken aktivitelereden. Mesela ben, Gaziantep gezisinin ikinci gününde Antep yemeklerine mola vermiş ve Halfeti’ye gitmiştim. Siz düşünün artık nasıl bir fedakarlıkta bulunduğumu.

Pişman değilim. Yine olsa, yine aynısını yaparım. Hem Türkiye’de ölmeden önce görmek istediğim yerlerden biri olan Halfeti’yi aradan çıkarmış oldum, hem de Gaziantep’e tekrar gitmek için bana bahane çıktı.

Neyse efendim, daha fazla goygoya dalmadan Halfeti gezi rehberi yazısının ana konusuna geçiyorum. Bu içerikte, Halfeti hakkında edindiğim bütün tecrübeleri paylaştım. Halfeti gezisi öncesinde aklınıza takılabilecek bütün soruların cevabını aşağıda bulabileceksiniz.

İçerik:

Halfeti Nerede?

Halfeti Haritası

Halfeti, Güneydoğu Anadolu bölgesinde Gaziantep ile Şanlıurfa illeri arasında, Fırat Nehri’nin kenarında kendine yer edinmiş bir ilçemiz.

Eski Halfeti ve Yeni Halfeti olarak iki ayrı yerleşim yerine sahip olan Halfeti’de görmeniz gereken yer olan Eski Halfeti, Fiziki olarak Antep’e daha yakın olsa da Şanlıurfa’ya bağlı.

Halfeti’ye Nasıl Gidilir?

Halfeti’ye Nasıl Gidilir sorusunun cevabını vermeden önce size doğru yanıtı verebilmem için bir soru sormamız gerekiyor. Seyahatinize ne ile çıkmayı planlıyorsunuz ve hangi yolla gitmeyi düşünüyorsunuz?

Güneydoğu Anadolu’nun en büyük iki iline de oldukça yakın mesafede bulunduğu için Halfeti’ye birden fazla ulaşım alternatifi mevcut. Bu yüzden Halfeti’ye nasıl ulaşabileceğinizi detaylarıyla anlattığım ayrı bir yazı yazdım. Aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz.

Halfeti Nerede, Halfeti’ye Nasıl Gidilir?

Halfeti’de Nerede Kalınır?

Halfeti nerede kalınır

Halfeti, son dönemlerde popüler olmaya başlayan, büyük şehirlerden bunalan insanların kaçamak yapmak için can attığı, sakin şehir yani cittaslow diye adlandırılan yerleşim yerlerinden bir tanesi.

Adından da anlaşılacağı üzere burada zaman oldukça yavaş akıyor. Ben gittiğimde Eski Halfeti’nin sokaklarında yarım saat dolaşmıştım. Ancak o yarım saat bana 2-3 saat gibi gelmişti. Çünkü insan burada yaşadığı her bir dakikayı doya doya, telaşsız, acelesiz, tadına vararak geçiriyor.

O yüzden buraya gelip ‘’bir gece de olsa kalmalıyım, bu uzun anların tadını çıkarmalıyım’’ diyenler için konaklayabileceğiniz oteller ve pansiyonları sizin için ayrı bir yazıda ele aldım. Detaylar aşağıdaki linkte.

Halfeti’de Nerede Kalınır? En İyi 6 Halfeti Otelleri

Halfeti’de Gezilecek Yerler

Halfetide gezilecek yerler

Halfeti’de gezilecek yerler genellikle sular altında kaldığından ya da kara ile bağlantısı kesildiğinden burada tekne turu yapmak gezginler için en popüler aktivitelerden biri. Zaten Eski Halfeti, Rumkale, Savaşan Köyü gibi yerlere de tekne ile ulaşmanız gerekecek.

Halfeti’de nereler gezilir, ne kadar süre lazım, tekne kiralamak ne kadar tutar gibi tüm sorularınızın cevaplarını Halfeti’de gezilecek yerler yazımda ayrıca anlattım.

Halfeti’de Gezilecek Yerler

Halfeti Nasıl Bir Yer?

Halfeti, günümüzde cittaslow, yani sakin şehir unvanını almış yerleşim yerlerinden biri. Her ne kadar kulağa hoş gelse de aslında Haleti’nin zamanın böylesine yavaş aktığı bir yer haline gelmesinin ardında hüzünlü bir hikaye var.

Eskiler hatırlar belki ama gençlere de kısaca anlatmak lazım. Çok değil bundan 30 sene kadar önce, GAP (Güneydoğu Anadolu Projesi) Türkiye gündeminde önemli bir yer kaplıyordu. Artıları ve eksileriyle birlikte en çok tartışılan konulardan biriydi.

Projenin olumsuz yönlerinden biri, Fırat Nehri’nin üzerine yapılacak olan Birecik Barajı’nın sebep olacağı su baskınlarının çevredeki tarihi yerleşim yerlerini yeryüzünden silecek olmasıydı. Sonuç, beklenenden farklı olmadı.

Halfeti nasıl bir yer

2000 yılına gelindiğinde, bugün Eski Halfeti olarak anılan bölgede yaşayan insanlar tası tarağı toplayıp kendilerine gösterilen yeni yerleşim yerine taşındılar. Geride ise Eski Halfeti’nin su üstünde kalan kısmında yaşayanlar kaldı.

İşte böyle bir yer Halfeti. Sessiz, sakin, tam anlamıyla kafa dinlemelik bir yer aslında. Ancak bir yandan da gidip keyifli vakit geçirebileceğiniz herhangi bir yerleşim yerinden çok, sokaklarında hüznü hissedebileceğiniz bir yer.

Halfeti’nin Tarihi

Halfeti, geçmişten günümüze birçok millete ev sahipliği yapmış, farklı farklı medeniyetlere beşik olmuş, çeşit çeşit kültür görmüş meşhur Mezopotamya topraklarında bulunuyor. Bu durumdan fazlasıyla faydalanan Halfeti, kültürel farklılıkların ve tarihi zenginliklerin bolca bulunduğu bir yer.

O yüzden, aslında Halfeti’nin tarihi öyle bir iki cümle ile anlatılıp geçiştirilecek gibi değil. Özellikle yaptığı seyahatlerde gittiği yerlerin tarihi geçmişleri hakkında bilgi edinmeyi sevenleri asla tatmin etmeyecektir Halfeti hakkında verilen yüzeysel bilgiler.

O yüzden, ben mümkün mertebe kısa, ancak doyurucu olacak kadar da detaylı bilgiler vermeye çalıştım Halfeti’nin tarihi hakkında.

Halfeti'nin tarihi yerleri Rumkale

Halfeti’nin tarihi aslında tüm yaşanmışlığı ile beraber Fırat’ın derinliklerinde gizli desem pek yanılmış olmam aslında. Çünkü, 2000 yılından sonra çok büyük bir kısmı Fırat Nehri’nin suları altında kalan alan ve artık Eski Halfeti adıyla anılan yer, bölgenin tarihi açıdan en zengin yerlerinden biriymiş zamanında.

Barajın getirdiği sulardan kurtulan tarihi yapılar da var elbette. Ancak asıl hazine ne yazık ki sular altında kalmış.

Milattan önce 2000’li yıllarda Hititler ve Asurluların hakimiyetine girmesiyle başlıyor Halfeti’nin bilinen tarihi. Daha sonra sırasıyla Babiller, Medler ve Persler’in kontrol altına aldığı bölge, Büyük İskender’in milattan önce 332 yılında Anadolu’ya gelmesi ile birlikte Makedonya Krallığı’nın hakimiyetine girmiş.

Daha sonra kısa bir süre Seleukoslar ve Osrhoene Krallığı’nın kontrolü altına giren bölge, sonrasında Roma, Bizans ve Sasaniler arasında el değiştirmiş.

Eski Halfeti'nin tarihi

Halfeti’nin milattan sonra Arap istilasına uğraması ile birlikte sırasıyla Emeviler ve Abbasiler’in hakimiyeti altına giren Halfeti ve çevresi, 1071 Malazgirt Savaşı’ndan sonra Selçuklalar’ın kontrülne geçmiş.

Daha sonra Moğol istilasına uğrayan bu yöre, 1290 yılında Mısır’ın eline geçmiş. Halfeti’nin Osmanlı topraklarına katılması ise 1517 yılında Yavus Sultan Selim’in Mısır’a yaptığı sefer sonrasında gerçekleşmiş.

Gördüğünüz gibi, Halfeti geçmişten günümüze gelene kadar birçok medeniyete ev sahipliği yapmış. Elbette bunun en büyük sebebi de yörenin Mezopotamya toprakları içerisinde yer alması.

Halfeti’nin Hikayesi

2000 yılı ile birlikte Halfeti tarihinin yanına ayrı bir hikaye daha eklenmiş oldu. Yazının başında da okuduğunuz üzere Birecik Barajı’nın yapılması ile sular altında kalan yerleşim yerleri sayesinde, bölgenin geçmişinden bağımsız apayrı bir hikaye oluşmuş.

Halfeti’nin hikayesi çok dokunaklı. Ancak yine de okuyanı kendine çeken, oraları görme isteğini içinize yerleştiren bir dokusu var.

Şimdi şöyle bir düşünün. Yaşadığınız yer, kültürünüz, mahalleniz, eviniz, eşyalarınız ve tüm bunların ortaya çıkardığı anlarınız bir anda sular altına gömülüyor. Geriye tutunabileceğiniz hiçbir köşe, bahçe ya da çocukların oyun oynadığı sokaklar kalmıyor.

Halfeti'nin hikayesi

Yaşanmışlıkların bir bir elden gitmesi yetmiyormuş gibi, yepyeni bir hayat oluşturmak zorunda kalacağınız tamamen yabancı bir yere taşınmak zorunda kalıyorsunuz. Eski günleri özlediğinizde yapabileceğiniz tek şey ise karanlık suların altında kalan şehrinizi uzaktan seyredebilmek.

İşte tüm bunlar çok yakın bir geçmişte yaşanmış bu topraklarda. Yazının birçok yerinde tekrar ettiğim gibi, 2000 yılında Güneydoğu Anadolu Projesi kapsamında yapımı tamamlanan Birecik Barajı ile beraber hatıralarını teslim etmiş Fırat Nehri’ne Halfeti’de yaşayanlar.

Olay gerçekleşmeden önce Mezopotamya’nın bu verimli topraklarında yaşayan halka evlerinden, yurtlarından ayrılmaları için yüksek miktarda paralar verilmiş. Birçoğu istemeye istemeye kabul etmiş ve gitmişler. Çünkü bu topraklarda yetişmeyen meyve, verim vermeyen ekin yokmuş.

İşte böyle Halfeti’nin hikayesi. Ben elimden geldiğince özetledim. Ancak olayı daha iyi anlayabilmek için buraya geldiğinizde tekne turu yapmanız şart. Özellikle tekne turu sırasında uğrayacağınız Savaşan Köyü her şeyi çok daha iyi anlamanıza yardımcı olacaktır.

Halfeti’nin Siyah Gül’ü

Halfeti'nin siyah gülü

Siyah Gül, yalnızca Halfeti’de yetişen bir doğa harikası. Burada yaşananları unutmayın dercesine sadece Halfeti’de yetişen siyah gülün güzelliği, görenleri kendine hayran bırakıyor. Halfeti dışında hiçbir yerde siyah açmayan bu gülün oldukça ilginç bir efsanesi de var.

Bir zamanlar, dünyanın hiçbir yerinde bulunmayan türde, herkesin hayran kaldığı simsiyah bir gül varmış. Bu güle şeytanın gülü denirmiş ve kimse elini sürmezmiş. Yılın belli zamanlarında büyücüler gelir gülün başında ayin yapar sonra giderlermiş.

O çevrede yaşayan halkın içinden bir kız bir gün rutin olarak yapılan ayini izlemiş ve büyücüler oradan ayrıldıktan sonra gülün yanına gitmiş. Gül rahat durmamış tabi. Saf ve masum köylü kızına madalyon olarak görünmüş.

Bölgenin sadece belli noktalarında yetişen Siyah Gül’ün tohumunu alıp başka yerlere götürüp ekseniz bile nafile. Ya çiçek yerini yadırgıyor ve hiç tutmuyormuş ya da ortaya çıksa bile siyah renkte açmıyormuş.

Madalyonu büyücülerin düşürdüğünü sanan kız yine iyi niyetli duygularla onlara geri vermek üzere eline almış. Bu olay sonrasında bütün halk kızı bir cadı olarak görmeye başlamış ve onu yok etmek için çarmıha germişler.

Şeytan gelip kızı kurtarmaya çalışmış ancak başaramamış. Kız oracıkta can verirken, şeytan “kırmızı gül her yerde yetişecek ve aşkı simgeleyecek ancak benim aşkım olan kara gül bu toprakta acı bir iz olarak baki kalacak’’ demiş. Ve böylece Halfeti’de siyah gül yetişmeye başlamış.

Halfeti Hakkında Bilgiler

Halfeti Hakkında Bilgiler

Halfeti gezi rehberinin bu bölümünde, Halfeti hakkında yazının içerisinde farklı farklı yerlerde verdiğim en önemli bilgileri bir araya getirmek istedim. Ayrıca bazı ekstra bilgiler de var. Kısa kısa yazacağım ki aklınızda yer edinsin. Oraya gittiğinizde bir şey hatırlamak isterseniz dönüp direk bu bölüme bakabilirsiniz.

  • Halfeti, Mezopotamya adı verilen bölgede bulunuyor. Bu sayede oldukça zengin bir tarihi geçmişe ev sahipliği yapıyor.
  • Eski Halfeti, hem sakin şehir özelliğine sahip olması, hem de trajik hikayesi nedeniyle bugün turizm merkezi olma yolunda hızla ilerliyor.
  • Eski Halfeti, sakin şehir olmanın hakkını fazlasıyla veriyor. Burada sanki her şey ağır çekimde ilerliyor.
  • Halfeti, sadece bu topraklarda yetişen Siyah Gül’e ev sahipliği yapıyor.

Halfeti’de Ne Yapılır?

Halfeti Ulu Cami Batık Cami
  • Eski Halfeti’nin sokaklarında dolaş.
  • Tekne turu yaparak Halfeti’nin ruhunu hisset.
  • Rumkale’yi uzaktan da olsa göre.
  • Savaşan Köyü’nde yorgunluk kahvesi iç.
  • Mevsimine denk gelirsen Siyah Gül topla.

Halfeti’ye Ne Zaman Gidilir?

Halfeti’nin en en en sessiz ve sakin zamanlarını yakalamak isterseniz, kış aylarında gitmenizi tavsiye ederim.

Halfeti’yi Gezmek İçin Ne Kadar Zaman Lazım?

Eski Halfeti’yi gezmek için tekne turu ile birlikte toplam 3 saatinizi ayırmanız yeterli. Eğer konaklama yapmaycaksanız sabah erken saatte gidin ki çok kalabalığa yakalanmayın.


Yukarıda Halfeti gezisi için mümkün olduğunca detaylı bilgiler paylaşmaya çalıştım.. Yazımı beğendiyseniz, aklınıza herhangi bir şey takıldıysa veya geri bildirim yapmak istiyorsanız lütfen aşağıdaki yorum kutusuna yazın ve bana gönderin.

Furkan Patan

Seyahat etmek, yeni yerler görmek, farklı kültürler ile etkileşimde bulunmak en büyük tutkum. Bu yüzden, havalimanlarını, otobüs terminallerini ve tren garlarını mesken edinmeyi seviyorum. Gördüğüm her yeni şehir ve kültür, benim için ufkumu açan yeni bir arkadaş demek.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu